Vücuttaki oksijen miktarı nasıl artırılır

Vücudun yakıtı görevini üstlenen oksijenin kandaki oranının yeterli olması sağlık için çok önemlidir. Kandaki oksijen oranının azalması ise yorgunluk hissinden hafızanın zayıflamasına kadar birçok işlev bozukluğuna yol açabilir. Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, oksijenin vücutta azalma nedenlerini ve artırma yollarını şöyle açıkladı:

Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz

Kendinizi yorgun hissediyorsanız dikkat!

Yorgunluğunuzun altında yatan sebeplerden biri, oksijen kapasitenizin düşüklüğü olabilir. Oksijen, enerjimizin kaynağıdır. Oksijen kapasitesi, vücudunuzun ne kadar oksijen alıp kullanabildiğinin bir ölçüsüdür.

Oksijen, hücrelerimizin enerji üretimi için hayati bir bileşendir. Yani, “Oksijen olmadan enerji yok!” demek yanlış olmaz. Eğer vücudunuz yeterince oksijen alamıyorsa, bu da yorgunluk hissine neden olabilir.

Kandaki oksijen miktarının az olması solunum güçlüğü ve nefes darlığı gibi sorunlara da yol açar. Ayrıca cilt kuruluğuna neden olur.

NEDEN AZALIR?

– Kalbiniz, oksijenin vücuda pompalayıcısıdır. Eğer kalbiniz sağlıklı değilse, oksijen vücudunuza yeterince ulaşamaz. Kalp hastalıkları, oksijen kapasitesini düşürebilir.

– Akciğerler, oksijen alımında kritik bir rol oynar. Eğer akciğerlerinizde bir sorun varsa, oksijen almanız zorlaşır. Aşırı yorgunluk, akciğer sağlığınızla doğrudan ilişkilidir.

– Kanınızda yeterli hemoglobin yoksa yani demir eksikliği yaşıyorsanız, vücudunuz oksijeni taşıma konusunda zorlanır. Bu da yorgunluk hissini artırır.

– Stresli ve heyecanlı bir yapıya sahipseniz yüzeysel nefes alma vücuda oksijenin yeterli dağılmasını engeller.

– Çalıştığınız oksijensiz ortamlar veya sigara içilen ortamlar da vücudun oksijen kapasitesini azaltır.

– Alkol vücuttaki suyu azaltan bir sıvı olduğu için alkol aldığınızda azalan suya bağlı olarak oksijen seviyesi de azalır.

– Zatürre, grip ve Covid-19 gibi enfeksiyonlar da kandaki oksijen seviyesini azaltabilir.

Kanda yeterince oksijen olmasının vücuda faydaları

– Bağışıklık sistemini güçlendirir.
– Hafızaya iyi gelir.
– Odaklanmayı kolaylaştırır.
– Daha rahat uyumayı sağlar.
– Kan basıncını düşürür.
– Sindirim sistemini destekler.
– Vücuda enerji verip, yorgunluk hissinin önüne geçer.
– Sinir sisteminin düzenli çalışmasına yardımcı olur.
– Kalp krizi riskini azaltır.
– Baş ağrısının azalmasını sağlar.
– Cildi canlandırır.

NELER YAPILABİLİR?

– Hareket etmek, oksijen alımını artırmanın en iyi yollarından biridir. Koşu, yüzme ya da bisiklet sürmek, kalbinizi güçlendirir ve akciğerlerinizi açar. Haftada en az 150 dakika hareket etmeye ne dersiniz?

– Vücutta oksijeni artırmada temiz havanın önemi de çok büyük. Dolayısıyla hava kirliliğinin yoğun olduğu saatlerde dışarı çıkmamak kandaki oksijen seviyesinin azalmasını önler.

– Kandaki oksijen seviyesinin düşmemesi için alkolden de uzak durmak gerekir.

– Derin nefes almak, vücudunuza oksijen doldurmanın en basit yoludur. Derin nefes alıp verirken, akciğerlerinizi tam kapasite kullanıyorsunuz demektir.

– Tabii ne yediğiniz de önemli… Demir bakımından zengin gıdalar (kırmızı et, baklagil), vitamin ve mineral deposu meyve-sebzeler vücudunuzun oksijen kapasitesini artırır.

– Su tüketimi de hayati önem taşıyor. Vücudunuzun su ihtiyacını karşılamadan, oksijenin vücutta etkili olmasını bekleyemezsiniz.

– Yetersiz uyku, yorgunluğu artırır ve oksijen kapasitesini olumsuz etkiler. Günde 7-9 saat uyumak, enerjinizi yenilemenin en etkili yollarından biridir.

Related Posts

Kahve içmek, demir ve kalsiyumun bağırsaktaki emilimini engelliyor mu?

Kahve bazı kültürlerde sindirime yardımcı bir içecek olarak görülüyor. Ancak bilimsel araştırmalar yiyeceklerle birlikte içildiğinde kahvenin vücudun besleyici maddeleri sindirmesini zorlaştırdığını gösteriyor.

Uzmanından ağız gargarası için uyarı: ‘Seçerken üç kez düşünün’

Diş Hekimi ve Ağız, Diş, Çene Cerrahı Prof. Dr. Birkan Taha Özkan, özellikle alkol ve asit bazlı ağız gargaralarının tat alma duyusunun kaybından diş minesinde erozyona, ağız mukozasında ülser oluşumuna kadar birçok risk içerdiğini belirterek, “Ağız gargarası seçerken üç kez düşünün” dedi.

D vitamini deponuz boş kalmasın

D vitamini, kas ve kemiklerin dostu olarak bilinse de kalp-damar sisteminden belleğe bağışıklık sisteminden 
kanser riskini azaltmaya kadar vücuda çok yönlü fayda sağladığını vurgulayan İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman “D vitamini eksikliği ülkemizde yaygın bir sorun. Dolayısıyla ciddiye alınmalıdır” uyarısında bulundu.

Almanya’da bir Hastane Raporunda Türk Hekim İmzası

Almanya’da bir Hastane Raporunda Türk Hekim İmzası, sosyal medyada tartışmalara neden oldu. Bir takipçi, Türkiye’deki göç nedeniyle boşta kalan kadrolara

İşlenmiş gıdalar yaşam süresini kısaltabilir!

İngiltere ve ABD dahil sekiz ülkede yapılan bir araştırma, aşırı işlenmiş besinleri çok tüketen kişilerin erken ölüm riskinin daha yüksek olabileceğini ortaya koydu.

Aort yırtılmasında erken tanı hayat kurtarıyor

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Hüsnü Sezer, aort yırtılmasında erken tanı ve hızlı müdahalenin hayat kurtardığını belirterek, “Aort yırtılmasında ilk 48 saatte saat başı ölüm riski yüzde 1 ile 3’tür” ifadelerini kullandı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir